SON DAKİKA
Hava Durumu

Refat Çubarov'dan Kırım Platformu ülkelerine 1944 Sürgünü'nü soykırım olarak tanıma çağrısı

Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Refat Çubarov, ülkelere 18 Mayıs 1944 Sürgünü'nü, Kırım Tatar halkına karşı soykırım eylemi olarak kabul etme çağrısı yaptı.

Haber Giriş Tarihi: 24.10.2023 15:25
Haber Güncellenme Tarihi: 25.10.2023 03:38
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Refat Çubarov'dan Kırım Platformu ülkelerine 1944 Sürgünü'nü soykırım olarak tanıma çağrısı

Çekya Parlamentosunun ev sahipliğinde düzenlenen Kırım Platformu İkinci Parlamenter Zirvesi, bugün Prag şehrinde düzenleniyor. Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Ukrayna heyetinin bir üyesi olarak zirveye katıldı. Zirvede konuşan Çubarov, katılımcı ülkeleri, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü, Kırım Tatar halkına karşı yapılan bir soykırım eylemi olarak kabul etmeye davet etti.

Ukrayna, Kırım Tatar halkına karşı işlenen bu insanlık suçunu, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı olarak kabul ediyor. Ayrıca, Litvanya, Letonya ve Kanada da sürgünü soykırım olarak tanıdı.

KTMM BAŞKANI ÇUBAROV'DAN ÖNEMLİ ÇAĞRI: 1944 SÜRGÜNÜ'NÜ SOYKIRIM OLARAK TANIYIN

KTMM Başkanı Refat Çubarov, “Vatanı Rus işgali altında bulunan Kırım Tatar halkına verilen desteğin önemi hakkında bahsederken, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıyan Letonya, Litvanya ve Kanada parlamentolarına teşekkürlerimi sunuyor, Kırım Platformunun diğer üye ülkelerinin parlamentolarını da bu suçu kınamaya ve ilgili kararı kabul etmeye çağırıyorum" dedi.

18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI

Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Orta Asya, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.

Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi. 

Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz Vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.

Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Orta Asya’da kaldı.

2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.

2019 yılında Letonya ve Litvanya, 2022’de ise Kanada 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.